Umut Oran, ekonominin genel görünümünü değerlendirdi.

CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, AKP’nin 12 yılın sonunda ekonomiyi bir fiskede yıkılacak noktaya getirdiğini, oyları her geçen gün eriyen AKP’nin, seçimler sonrası kurulacak yeni hükümete, ekonomide ciddi bir enkaz bırakacağını söyledi.

Oran yaptığı açıklamada, 2.73 TL’lik doların zirvede can yaktığını öne sürerken “İşsizlik yüzde 11.3 ile son 5 yıllın zirvesinde. Teşvikli yatırımların son 1 ayda 21 milyar TL düşmesiyle şok yaşandı. Mart ayı bütçe açığı 6.8 milyar TL oldu” dedi.

Umut Oran
Basın Açıklaması
16.4.2015
EKONOMİ ÇÖKÜYOR, BORÇLUNUN İŞSİZİN VAY HALİNE 

  • 2,73 TL’lik Dolar zirvede can yakıyor. İşsizlik %11,3 ile son 5 yıllın zirvesinde. Teşvikli yatırımların son 1 ayda 21 milyar TL düşmesiyle şok yaşandı. Mart ayı bütçe açığı 6,8 milyar TL oldu

Seçimlere iki aydan az bir süre kala AKP ekonomide kontrolü tümden yitirmiştir. Adeta kaderine terk edilen Türkiye ekonomisinde türbülans şiddetlenmiştir. Üst üste yaşanan şoklar, “ekonomi” çöküyor mu sorusunu gündeme getirmiştir.

Resmi işsizlik yüzde 11.3’le son 5 yılın zirvesine çıkmıştır. İşsiz sayısı 3 milyon 259 bin olarak açıklanmıştır. Ancak umudunu yitirdiği için iş aramayı bırakan 2 milyon 2 milyon 535 bin kişi ile birlikte toplam işsiz sayısı 5 milyon 794 bine ve gerçek işsizlik oranı yüzde 18.5’e ulaşmaktadır.

Hukukun dışı, keyfi yönetim ve üstü kapatılan yolsuzluklarla tüm dünyada Türkiye’nin riski artmış, itibarı yerle bir olmuş, sermaye kaçışı başlamıştır. Bu nedenle yükselerek 2.73 TL’yi gören dolar geçerek tarihi rekorunu kırmıştır. Türkiye’nin 402.4 milyar dolar dış borcu ve toplamda 425 milyar dolar döviz pozisyon açığı bulunmaktadır. Yılbaşında 2.32 TL olan doların 2.73 TL’ye çıkması, Türkiye’ye 171 milyar liralık ek bir yük getirmiştir. Bu da vatandaş başına 2.200 TL’lik bir ek yük demek demektir.

Yılbaşından bu yana yaşanan devalüasyonla işçi ücretleri, memur maaşları, emekli aylıkları dolar karşısında yüzde 15 dolayında erimiştir.

Kontrolden çıkan kurdaki yükseliş tüm kesimleriyle Türkiye ekonomisini vurmaktadır. KKDF’nin sıfırlanmasına rağmen sanayici üretim için gerekli hammaddeyi ithal edemez hale gelmiştir. Kur nedeniyle artan üretim maliyetleri birim fiyatları yükseltmekte, bu da ihracatta sert düşüşlere yol açmaktadır.

Kurdaki artış, akaryakıt başta tüm ürünlere dalga dalga yansımakta, enflasyonu azdırmaktadır. Vatandaş kilosu 5 liraya ulaşan patatesin tezgahının önünden dahi geçemez hale gelmiştir.

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, “Dolardaki tarihi zirve şurada durur veya burada durur demek yanlış olur” ifadesiyle hükümetin acziyetini ifade etmiştir. Kurlardaki hızlı artışın devamı, yüksek döviz pozisyon açığı bulunan şirketler kesimini ciddi bir kambiyo zararı ile karşı karşıya bırakacak, bu da kredilerinin üçte ikisini bu kesime açmış bulunan bankacılık kesimini olumsuz etkileyecektir. 183 milyar dolar döviz açığı bulunan reel sektörün mali yapısı giderek bozulmaktadır. Firmaların zararı ve yaşanabilecek iflaslar, işsizlikte artış, devletin vergi kaybı ve bankacılık sektörü için büyük risk demektir. Kurdaki artıştan özellikle ithal girdi bağımlılığı yüksek sektörler en fazla etkilenmektedir.

Ekonomiyi dış kaynakla çevirme ve inşaatla canlandırma dışında bir yol bilmeyen AKP’nin ekonomi politikası sıcak para musluklarının kapanması ile çoktan işlemez olmuştur. Türkiye ekonomisinde dağ gibi yapısal sorunlar biriktirmiştir. AKP, 12 yılın sonunda ekonomiyi bir fiskede yıkılacak noktaya getirmiştir.

AKP, ekonomiyi batırıp gidiyor… 

Haziran seçimlerinde Türkiye, bir iktidar değişikliği yaşayacaktır. Oyları her geçen gün eriyen AKP, seçimler sonrası kurulacak yeni hükümete, ekonomide ciddi bir enkaz bırakmaktadır. 

İstikrar sürsün Türkiye büyüsün balonu artık sönmüştür. Güçlü, itibarlı bir Türkiye için, Güçlü büyüyen bir ekonomi için, Güçlü, bağımsız, tarafsız bir adalet sistemi ve Güçlü, kaliteli bir demokrasiye ihtiyaç var. Bu ülkede istikrar ve güven ortamı ne AKP’de ne başkanlık sistemindedir. Yeni bir Türkiye’ye, başkanlık sistemine yeni bir AKP iktidarına artık gerek de yoktur tahammül de yoktur. Sosyal devlete, sosyal adalete, sosyal güvenliğe Sosyal Demokrasiye; Ne ezilen Ne ezen insanca hakça bir düzene ihtiyaç vardır. CHP iktidarında, özgürlüğün ve umudun ülkesi, herkesin Türkiye’sini yaratacak, kucaklayıcı yeni bir demokrasi anlayışını yaşama geçireceğiz. 7 Haziran bunun için bir fırsattır, umuttur. #UmutSensin
 

Print Friendly, PDF & Email